Sürdürülebilir Beton Teknolojisi İnşaat Sanayisinin Karbon Emisyonunu Azaltıyor
Avustralya’nın başkenti Kanberra’nın banliyösü Fyshwick’teki bir inşaat şirketinin amacı gerçekleşirse, etrafınızdaki köprüler, yapılar ve kaldırımların atmosfere 500.000 ton kadar karbondioksit salınımı engellenecek.
CE Construction Solutions adlı şirket gelecek yılın başında piyasaya inşaat malzemelerinin dayanımını ve dayanıklılığını arttırıp karbondioksit ayrımını yapan bir beton teknolojisi sunacak.
Şirketin Baş Yöneticisi Daniel Rowley bu teknolojinin dayanıklı ve bol emisyon barındıran betonun avantajlarını kaybetmeden, inşaatı daha sürdürülebilir yapabilecek bir yöntemi temsil ettiğini ifade ederek “Betonda kullanılan her ton çimento için aynı zamanda bir o kadar karbondioksit yaratmış oluyoruz. Beton, inşaat malzemesi olarak dayanıklı olduğu için çok mantıklı bir seçim ancak beraberinde CO2 emisyonu da getiriyor. Sanayi artık bize daha iyi seçimlerimiz olduğunu söylüyor.” dedi.
Kanadalı CarbonCure firması tarafından geliştirilen bu teknoloji, beton üreticilerinin yakalanmış karbondioksitleri, karıştırma sürecinde betona enjekte etmesini sağlıyor. Bu sırada karbondioksit mineralleşip atmosferden temelli çıkmış oluyor.
Yakalanmış karbondioksit ortaya çıkan betonun kıvamını ve dayanımını arttırıyor. Bu da beton üretimi sırasında çimentodan, yani betonun dayanımından ve karbon emisyonundan sorumlu olan bağlayıcı malzemeden daha az kullanıldığı anlamına geliyor.
CE Construction Solutions bu hafta firmanın beton teknolojisinin ilk yetkili Avusturalya distribütörü olarak seçildi.
İklim değişimi beyin takımı Sıfır Emisyondan Ötesi’nden araştırmacı Michael Lord yeni teknolojinin güzel bir geçici çözüm olduğunu söyledi ancak çimentonun beton ile karışmadan önceki üretiminin çevreye olan daha önemli etkisi hakkında hiçbir şey yapılmadığını ekleyerek “Şimdiki sorum betonun üretimi sırasında ortaya çıkan karbondioksite kıyasla emilen karbondioksitin yüzdesi kaç? Beton ile alakalı emisyonların neredeyse %95’i betonun çimento bileşeninden çıkıyor. Çoğu emisyonlar kimyasal, enerji alakalı değil. Emisyonlarla başa çıkmanın en iyi yolu çimentodan farklı bir bağlayıcı kullanmak.” dedi.
Rowley, bu ortaklığın sürdürülebilir bir yaklaşım doğrultusunda çimento üretimi ve inşaat sanayilerinde daha büyük bir değişimin parçası olduğunu söyleyerek “Hükûmetler ve yatırımcılar sanayiye soruyor ‘Elinizden gelenin en iyisini yapıyor musunuz?’ Olay bizim için düzgün küresel vatandaşlar olmak ve ülkenin Paris İklim Anlaşması’nın amaçlarına ulaşması doğrultusunda imza attığı çabalarına katkı sağlamaktan ibaret. Konu artık gerçekten çok farklı.” dedi.
Ekim ayı federal bütçesinde altyapı yatırımına, gelecek dört yıl içinde kullanması için 10 milyar dolar ayrıldı.
Rowley, gelecek on yılda Avusturalya’nın altyapısına ciddi miktarda paralar yatırılacağını söyleyerek “İnşaatlarımıza bugün olduğu gibi aynı şekilde devam edebiliriz ya da paradigmamızı değiştirip yeni teknolojileri benimseriz ve zaten yapacağımız şeyi yaparken 500.000 ton karbondioksit yok ettiğimizi söyleriz.” dedi.
Lord, Beyond Zero Emissions’ın (Sıfır Emisyondan Ötesi) 2017’de çıkan “Çimentoyu Yeniden Düşünmek”Raporu’nu yazmıştı. Bu rapor, sektörel malzeme üretiminin karbon emisyonu olmadan yapılabilmesi için bir plan öne sürüyordu.
Eğer hükûmetler kendi çimento ürünlerini satın almak için kamu ihalelerini seçerse ve çimento üreticileri için daha sıkı emisyon hedefleri koyarsa bu amaç doğrultusunda yapılan ilerlemelerin daha da hızlandırılabileceğini ifade etti.
Rowley, şirketinin yeni teknolojiyi kullanarak gelecek 5 yıl içinde atmosferden 500.000 ton karbondioksit yakalama amacının “ölçülü ve gerçekçi” olduğunu söyledi.
CE Construction Solutions üretime 2021’in başında başlamayı hedefliyor.